Metal: Hellsinger

FPS oyunları, diğer oyun türleriyle kıyaslandığında, uzun yıllardır daima taze ve güncel kalmayı başaran bir türdür. Doom gibi en basit ve saf örneklere bakalım; Doom, bugün bile oynaması en keyifli nişancı oyunlarından biridir. Ancak Metal: Hellsinger, bu formüle yeni bir soluk getirmek istiyor gibi görünüyor.

Metal: Hellsinger, geleneksel bir ritim oyununun temelini oluşturan klasik arenaların yanı sıra FPS özelliklerini ustaca birleştiren heyecan verici bir deneyim sunuyor. Bu oyunda sayısız düşmanla mücadele ederken, müziğin ritmine kapılarak hareket ediyoruz. Burada müziğin oyunun merkezinde olduğunu belirtmek önemli.

Oyun, müziğin ritmine uygun bir şekilde ateş etmeyi, şarjör değiştirmeyi, kaçmayı ve koşmayı gerektiriyor.  Silahın nişan alma yeri etrafındaki ritmi belirleyen göstergeler bulunuyor. Doğru zamanlamayla doğru eylemi gerçekleştirirsek, daha fazla skor alabiliyoruz. Çarpan x16'ya ulaşıldığında, şarkının en heyecan verici bölümünü etkinleşiyor.

Bu basit değişiklik, oyunun tamamen farklı bir deneyim sunmasını sağlıyor. Oyuna başladığımız ilk anlarda, beynimiz müziğin ritmine göre değil, düşmanı gördüğümüzde ateş etmeye daha fazla meyilli olabiliyor. Ancak, bu yeni yaklaşıma alışmak fazla zaman almıyor. Yine de, kaçmak veya haritada kendimizi stratejik bir şekilde konumlandırmak ve hatta kullandığımız silahı düşünmek gibi küçük stratejik unsurlar, oyunun dinamizmini artırıyor. Oyundaki farklı oyun ritimlerinin yanı sıra, farklı şarjör değiştirme süreleri ve amaçları da bulunuyor. Örneğin bazı silahlar düşmanları zayıflatmak için ideal olsa da, sadece seriyi sürdürmek için kullanılabiliyor. Böylece düşmanlar yakınımızda olmadığında veya arenalar arasında dolaşırken kullanabiliyoruz.

Oyun her yönü titizlikle tasarlanmış ve bu detay skorlarımızı etkilemese bile bağımlılık yaratıcı bir faktör oluyor. Bir seviyeyi bitirdiğimizde liderlik tablolarını görmek, oyunu daha da rekabetçi hale getiriyor. Son olarak, oynanış açısından ana senaryonun üç görev içerdiğini ve bunları tamamladığımızda kahramanımıza yükseltmeler kazandırdığımızı belirtmekte fayda var.

Metal: Hellsinger, müzik dünyasında gerçek bir yıldız kadrosunu bünyesinde barındırıyor. Oyunun müzikleri arasında, Serj Tankian (System of a Down), Matt Heafy (Trivium), Mikael Stanne (Dark Tranquillity ve son zamanlarda eski In Flames üyeleriyle birlikte The Halo Effect), Randy Blythe (Lamb of God), Alissa White-Gluz (Arch Enemy), Björn Strid (Soilwork) ve Tatiana Shmailyuk (Jinjer) gibi metal müziğin önde gelen vokalistlerinin katkılarıyla süslü. Bu isimlerin vokalleri, ritme uyum sağlayarak x16 çarpanını yakalamak ve sürdürmek için şeytanları yok etmenin ödülü haline geliyor. Eğer sadece yeni bir Doom oyununu değil, her zaman metal müziğe ilgi duyan biriyseniz, Metal: Hellsinger sizin için kesinlikle harika bir deneyim olacak.

Oyunun müzikleri, müzikseverlerin beklentilerini fazlasıyla karşılıyor. Ayrıca, seslendirmeler konusunda sektörün en tanınmış isimlerinden olan Troy Baker ve Jennifer Hale tarafından mükemmel bir şekilde tamamlanıyor.

Metal: Hellsinger ile ilk kez karşılaştığınızda, oyunun ritmi ve mekanikleri beyninizi biraz zorlayabilir. Ancak bu oyunu ne kadar iyi oynayabileceğinizi öğrendiğinizde, çok daha derin bir deneyimin tadını çıkarabilirsiniz. Metal: Hellsinger, muhteşem müzikleri ve seslendirmeleriyle görünüşte basit bir oyunu çok yetenekli bir karışım haline getiriyor. Eğer başlangıçta hemen alışamazsanız endişelenmeyin. Ritmin büyüsüne kapıldığınızda bu oyun size çok fazla eğlence sunacak. Ona bir şans verin ve Metal: Hellsinger'ın tadını çıkarın.